21 Kasım 2012 Çarşamba

Kemalistler, Kafatasçı Milliyetçiler ve İsrail'deki Naziler

Kemalizm, milliyetçilik, bayrak fetişizmi, İttihatçılık üzerine tepkilerimi; ifade gücüm el verdiğince yansıtmaya çalıştım bu blogda. Ama sadece bizden ve buradan bahsettim. Halbuki ne milliyetçilik ne de soykırım kimsenin tekelinde. Ve hiçbir ırkın da elleri temiz değil. Bugün olduğu gibi.

Almanlar mesela... Bu kadar hayran olduğum Almanların ne kadar ırkçı olduklarını sezmeye başladığımda sarsıldığımı söylemeliyim. Geçmişteki yüz kızartıcı suçları (Holokost) yüzünden görüşlerini yüksek sesle dile getir(e)memeleri, bu kafatasçı damarın yok olmasından değil. Mümkün değil, ne kadar el uzatsanız da onların kafalarındaki o yüksek duvarı aşabilmek.
Bu kalıba uymayan çok az sayıdaki Alman tanıdıklarımın ortak noktası ise sevgi idi. Ve acı ile terbiye edilmiş aile hikayeleri... Onlar için dua ediyorum.

Amerikalılar? Irak halkını pislik gibi gördüklerini, sanki gül bahçesi gibi sembolize ettikleri demokrasiyi oralara götürmek için yolladıkları askerlerine, tebessüm değil mukavemet gösteren bu yerli halkı "terörist" olarak gördüklerini ve nefretlerini gizlemiyor zaten muhafazakar Amerikalılar.

"Terör" joker bir kelime zaten. En son Mavi Marmara gemisinde öldürülen Türk vatandaşlarının İsrailce "terörist" ilan edildiklerini duyduğumda ve onları öldüren askerlerin "kahraman" ilan edilişini, neden şaşırmıştım ki?

Mavi Marmara olayı sebebiyle yabancı siteleri inceledikçe İsrailli Yahudilerin kafatasçı yüzü ile de karşılaştım. At gözlüklü iman ve slogandan ibaretti dünyaları. "Biz seçilmiş ırkız. İstediğimizi davar sürüsü gibi öldürürüz, yine de ellerimiz gül kokar." Denk geldiğim bir yorumdu bu.  Herhalde biri bana "Terör'ün tanımını yap, kısa olsun ve o karanlık ruhu yansıtsın"  dese  bu cümleyi seçerim.
Görüşlerini, tepkilerini, öneri ve hayallerini okudukça gitgide total bir hayal kırıklığına dönüşen İsrailli Yahudiler...

Aşağıda İsrail'in kafatasçı milliyetçileri merkezli bir video var. "İşte İsrail'in faşist-Kemalistleri. Adam Gazzelilere 'Geberin Rum tohumları, buralar Türk toprağıdır' falan diyor"  şeklinde yorumlamıştı bu görüntüleri gazeteci Serdar Kaya Twitter'da.
Anladığım kadarıyla, Gazze'ye karşı 14 Kasım 2012'de başlatılan İsrail operasyonunu protesto etmek için toplanan solcuları protesto etmek için toplanan sağcı milliyetçi bir grup bunlar. (protestonun protestosu) Aslında onların dillerini bilmesek de ne dediklerini biliyoruz, sadece farklı kelimelerle söylüyorlar. Birkaç dakikalık, İngilizce altyazılı, çok tepkiler alan bir video.
(Tam paylaşacaktım ki Copyright gerekçesi ile ulaşılamıyor :(   Linki şu idi: Voices from Israel - http://www.youtube.com/watch?v=hZP1Pe3J2Dc)


Bir siyasetçi önderliğinde akşamın karanlığında toplanmış bir Yahudi grup, İsrail'in silahlı kuvvetleri olan IDF'den Gazzelilerin kıçını tekmelemesi, Netanyahu'ya çağrı: Gazze'ye ekmek verme, hijyenik temizlik yap, ..., tüm solcuların hainler olarak Gazze'ye sürülmesi ve ortak kaderi paylaşması gibi fevkalade tespitler, sloganlar ve isteklerin olduğu bu görüntüler, "Milliyetçilik nedir?"i anlatmak için çok verimli olacaktı oysa.
Neyse ki Ariel Şaron'un oğlu Gilad Şaron var: "Gazze'yi dümdüz etmeliyiz (Flatten all of Gaza)" diye yazdı Jerusalem Post'ta. Yetinmedi, Hiroşima ve Nagazaki'yi örnek gösterdi. Arada "Bütün Filistinliler öldürülmeli, çünkü hiçbiri masum değil" diyenler oluyor. Zaten operasyona da Tevrat'tan isim vermiş, Tanrı adına savaşan bir devletleri var. (Peki hangi Tanrı adına?)  Hal böyle olunca, Gazze'de ölenler çocuk ve sivil olsa dahi öldürülenlerin çoğunun bunu hak ettiğini söyledi Danny Ayalon.  ("Most killed in Gaza deserved it even though they were children and civilians".)   insanlık suçları

Çok haklı bir davaları varmış gerçekten. Gazze'de katliam dahi yetmiyor nefretlerini yatıştırmaya. Üstüne kendilerini bölmüş ve bazılarını dışlamış, "İçimizdeki İrlandalılar"  düzeyine de yaklaşmışlar. (Acaba içlerindeki gerçek sahteler kim?)
Aklıma hemen Nazilerin, Yahudilere uyguladıkları yok edici politikaları desteklemeyen Alman ırkı mensuplarına yaptıkları geldi. Şimdi Yahudiler nereden ödünç aldılar acaba bu Nazi kafasını? Belki de hep vardı, bir atasözümüzdeki gibi:  "Çivi çiviyi söker."

Ve işte İsrail: Ortadoğu'nun en ileri, en örnek ülkesi!  "Ortadoğu'daki en yüksek demokrasi."
En iyinin hali böyle yani dostlar. Diğerlerini artık siz tahmin edin.
Demek ki bilim ve ekonomik gelişmişlik de bir yere kadar. İnsan sevgisi olmayınca, milliyetçilik ve militarizmin gölgesindeki toplumlar yine aynı noktada eşitleniyor. Gerçekten sevginin insanlığın yegane umudu olduğunu düşünmeye başladım, asıl yüceltilecek değer bu.

Ve Ortadoğu: Üç beş çapulcudan nasıl koca bir terör örgütü yaratılır, bu konunun uzmanı gerçekten.
Ahmet Altan bugünki yazısında şöyle diyordu:
"Ortadoğu'nun garip ve tehlikeli bir büyüsü, bir anlamda bir laneti var sanıyorum. Avrupa'nın sanatında, felsefesinde, biliminde büyük yer tutan Yahudiler, Ortadoğu'ya gelince sanki yeniden geçmişe döndüler, Ortadoğu'nun Ortadoğulu bir parçası oldular."
("Son bir savaş"  21 Kasım 2012, Taraf)

(Bu yazıyı yayınladığım saatlerde,  İsrail-Gazze arası ateşkes ilan edilmiş bulunmakta.  Bir yanda seçilmiş ırkın milliyetçileri,  diğer yanda kafa yapısı yüzyıllar öncesine ait fanatik İslamcıları ve yaşayan öfkeler...  Bunlar böyle daha çok ateşkesler görür.)

Hiç yorum yok: