29 Nisan 2018 Pazar

 Atı alan Üsküdar'ı geçtikten sonra...


HACETTEPE Üniversitesi'nde  100 milyon dolarlık yolsuzluk!

Bu sene Nisan başlarında şöyle bir haber geçti:
Hacettepe Teknokent'te 100 milyon dolarlık yolsuzluk yapıldığı tespit edilmiş,  eski rektör Murat Tuncer FETÖ soruşturmasından gözaltına alınmış.

FETÖ kısmını ve adı geçen rektörün bağlarını bilemem ama bu üniversitede uzun zamandır dönen tuhaf işlerle  az para yenmediğini,
-baktığını görebiliyor olmak kaydıyla-  okula birkaç kere gidip gelmiş herhangi birisi bile fark ederdi.  Ben kendi blogumda yazmışım bunları taaa 2010'da!



O zamanki rektör  (Uğur Erdener)  her sene en az iki kere,  kimsenin yürümediği  kampüs girişi  2 kilometrelik yokuşa muazzam kaldırım taşları ve çevre düzenlemeleri yaptırırdı. Çam makinası parkı filan açılmıştı zamanında, 30 tane mi ne çam dikme makinesi almış tek seferde! Bir sürü tuhaflık ve israf... Ama laboratuvarlarda pHmetre bile yoktu,  sadece 1 adet mikroskop çalışıyordu Mikrobiyoloji Lab.da filan... Tam rezillilkti!
Öğrenci işleri ayrı telden,  Dekanlık ayrı telden çalıyordu. Derken öğrendik ki rektör bey üniversiteye ait olan işletmeleri ihale yoluyla kendi şirketine geçirmiş. (karışık mevzular)  Olayın basında haber olmasıyla beyefendi Sağlık Spor Turizm Tic. Ltd. Şti.  yönetim kurulundan istifa etti.

Kendisinden sonra da Abdullah Gül'ün atamasıyla, rektörlük adayları arasında en yüksek oyu alamamış olmasına rağmen, bu Teknokent yolsuzluğuna konu olan rektör  Murat Tuncer  geldi.

Şimdi deniyor ki: Dönemindeki büyük ihale yolsuzlukları ile FETÖ yapılanmasına muazzam finans aktarımı yapılmış-mış.
İlla bunca senenin geçmesi mi gerekti bunların açığa çıkması ve soruşturulması için?


(2010'daki yazımın linki:   HACETTEPE Üniversitesi)


1 yorum:

canilecanan dedi ki...

Her şey bir yana,  bana sınavlara girerken özellikle kalemini sokamazsın, silgini sokamazsın kısmı saçma geliyor. Hani ilkokuldan beri uçlu kaleme alışmış biri olarak,  katiyyen o kadar hazırlık aşamasında pratik etmeme rağmen kurşun kalemle Matematik sorularını normaldeki gibi hızlı çözemiyorum!  (ki benim asıl en iyi olduğum alan Matematik.)  Verdikleri kalemlerse ya resim kalemi oluyor  ya ucu çabuk körelen veya silinmesi çok zor olanlardan...

Ve sonra düşünüyorum,  adamlar soruları ÖSYM matbaası ve içerideki adamları mertebesinden çalmışlar,  sınava giren halkın çocuklarına da dönüp nanik çekmişler:
"SİLGİNLE GİREMEZSİN,  KALEMİNLE GİREMEZSİN,  SELPAK OLMAZ,  KÜPE OLMAZ,  KOLYE OLMAZ... NANİK NANİK, SORULAR BENDE SORULAR BENDE!!"
(Cüzdan, Para, Paso, Otobüs Kartı bulundurmama yasağı gibi dünyanın başka hiçbir yerinde olmayacak yasaklar da yetmemiş olacak ki, sınav girişlerinde donumuza kadar aranmak da cabası)