-Yalan haberler, Dezenformasyon ve "Tiyatro" algısı-
Darbe amaçlı kalkışma olduğunu duyduğumuz 15 Temmuz Cumartesi gecesi, saat 22 sularından sabaha dek, ne olup bitmekte olduğunu televizyon ve sosyal medyadan olabildiğince takip etmekte idik. Sokağa çıkarak darbeye karşı durma çağrıları ertesinde meydanlara çıkanlar oldu. Ankara ve İstanbul en kritik şehirler olup; Köprüler gibi, Saraçhane'deki İBB binası (İstanbul Büyükşehir Belediyesi) gibi, Genelkurmay Başkanlığı önü gibi kilit yerlerde toplanmış vatandaşlarımız bu uğurda canlarını verdi.
Hepsini rahmet ve şükranla anıyoruz.
Bu arada darbenin arka plandaki destekçilerinden olup ortamı kaosa sürüklemek isteyenler, hiçbir aşamada boş durmayarak, sokaklardaki her sakallı adamı IŞİD'ci yaptı. Yetmedi çeşitli yalan haber ve görsellerle, "Alevi-Sünni çatışması" gibi ayartmalarla darbeye meşruiyet kazandırmaya çalıştı. O da yetmedi; yanıbaşındaki insanlar gerçek savaş silahları ile öldürülürken «tekbir» getirerek direnenlerin bu direnişine burun kıvırıp, onları "şeriatçi davar sürüsü" ilan etti. Ama yine de yalanlara doyamadı.
Şimdi alıntılara bakalım:
"Tebrik ediyorum, darbe konusunu sadece askerin dayak yemesine endeksleyebildiniz. Peki, ilk fırsatta "Darbeye müdahale prosedürü" yazalım. (*)
Efendim lütfen darbe girişimlerinde sokağa dökülecek vatandaşlarımız kılık kıyafatlerinin çağdaş olmasına özen göstersin. Sarık fln. olmuyor"
Erdem Abaka
"Askerin boğazının kesilmesi" YALANI NEDEN SÜREKLİ ÖNE ÇIKARILIYOR? BUNUN İKİ SEBEBİ VAR. BİRİ İÇERİYE MESAJ, DİĞERİ DIŞARIYA...
İÇERİYE OLAN MESAJ, MENEMEN-KUBİLAY HATIRLATMASIDIR.
"bakın sonunuz ne olur" DEMEK İÇİN. DIŞARIYA OLAN MESAJ İSE,
"IŞİD" SİMÜLASYONUDUR. BATIYA (TABİİ Kİ 'ABD OF CIA'YA
'IRAKTAKİ KİMYASAL SİLAH ÜRETİMİ' TARZI UYDURMA DELİL SUNMA TELAŞIDIR. İSTEYEN İSTEDİĞİ GİBİ OKUSUN.
Ali Sedat Çetinkoz - Facebook
Kafayı karıştıran çeşitli soru işaretleri var. Bir tanesi: İstihbarat zaafiyeti.
Darbe günü, darbe ihtimali ile ilgili bilginin elde edilmesi ile değerlendirilmesi arasında geçen 4 saat. Cumhurbaşkanı olayı eniştesinden, Başbakan ise yakın akrabalarından duyduğunu açıkladı. Erdoğan 15 dakika ile belki de ölümden kurtuldu!
Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar hakkındaki şüpheler, darbeye karşı kayıtsız kalan üst rütbeli komutanlar, ordu komutanları, MİT ve Başkanı Hakan Fidan...
Peki  Neden 15 Temmuz?
1) Yaklaşan Yüksek Askeri Şura, yani YAŞ'ta (normalde Ağustos'ta yapılır) Cemaat kadrolarına karşı Askeriye içerisinde bir tasfiye olacağı kaygısı. 2) Kamuda ve ülke genelinde kendilerine karşı başlayacak olan operasyonlar.
3) Terörle silahlı mücadele + Dış ilişkiler ve Suriye'deki gelişmeler.
Rusya ile yakınlaşma ve ilişkilerin tazelenmesi. İsrail ile daha ılımlı bir döneme geçiş. Suriye ve hatta Mısır ile de.
(Gerçi İsrail bu kalkışmada nasıl bir rol aldı, onun adını kötü anmıyoruz barışma yapıldı diye ama onların basınında aynı durum yok maalesef. Bu topraklardaki insanların zarar ziyanına, yok oluşuna ortak olanlara fırsat vermesin Rabbim.)
"Jandarma ve Hava Kuvvetleri merkezli darbe girişiminin beyni Cemaat. AKP ile Erdoğan karşıtı asker ve sivillerin kendilerine destek vereceğini, AKP yanlılarına karşı yanlarında duracağını düşündüler. Ancak ordu içindeki destekleri zayıf kaldı" diyor Ahmet Şık, Cumhuriyet gazetesindeki darbe değerlendirmesinde.
"İzmir savcısı Okan Bato darbeye erken doğum yaptırdı. 18-19 Temmuz'da yaklaşık 1700 subay hakkında işlem yaptıracaktı. Bunu haber alan darbeciler darbe tarihini öne çekti. Aylardır, yıllardır Genelkurmay FETÖ'cüleri korumaktaydı. Bunu yapmaya devam edebilseydi 6 yıl içinde TSK'nın tüm komuta kademesi FETÖ'cü olacak ve ordu FETÖ ordusuna dönüşecekti. Tabii çoğumuz bundan habersiz yaşamaya devam edecektik."
Atilla Yayla - Facebook
Sonrasında ise basın-yayın organlarının darbe karşıtı tavrı ve AKP liderlerinin ve özellikle Tayyip Erdoğan'ın pısmayıp halkı sokağa çağırmalarının sağladığı moral destek tayin edici oldu.
Ak Parti'nin ülke içindeki gücü ve siyasal esnekliği, düzeni sağlamaya yetmedi. Neredeyse 14 yıldır iktidarda olmanın ve koalisyonsuz hükümetler kurmanın tüm avantajlarına rağmen, sistem bir türlü yerine otur(a)madı. RTE'nin yola çıktığı yol arkadaşları ile birlikte yürüyüşü zorlu bir şekilde ayrıldı. Ve halen bir muhalefet yok ülkede.
....
(: T İ Y A T R O :)
İnsanlar sokaklarda tankların altında eziliyor, silahsız halka ağır saldırı silahları ile ateş ediliyor, helikopterlerden Genelkurmay önündeki insanlar taranıyor, komutanlar birbirine silah çekiyor, tanklar caddelere iniyor, Emniyet Müdürlüğü önce helikopterler sonra savaş uçakları ile bombalanıyor, Meclis bombalanıp ülkenin egemenliğine kast ediliyor, ülke elden gitti-gidiyor,... ama evinde oturup soğuk içeceğini yudumlayarak yan yatan, yüksek duvarlarla çevrili hayatlarında kibirinden kuburu görünmeyen okumuş-yazmış çok bilmişler “tiyatro” diyebiliyor. Argümanları:
_"Bu sakallı bıyıklı, dilinde tekbirli adamlar Türk halkı değil!" imiş. :P
Yaralılar ile yapılan söyleşileri izlediniz mi hiç? Olay gecesi canlı çekimleri ve yaşananları gösteren videoları? Hayatını kaybedenlerin hikayelerini dinlediniz mi? Bunlar halk değilse, halk kim? Bunlar halkın ta kendisi.
_"Gerçek darbe olsaymış, böyle başarısız mı olurmuş?"
Gezi'de çadır yakın emrini veren amir, darbe gecesi tanktan çıkıyor... Ortada yüzlerce ölü var... Meclis bombalanıyor, insanlar taranıyor... Darbeye katılanlar Yunanistan'a sığınıyor... Bizim bakar körlerimiz ise alçakça "bu darbe çakmadır" yalanına sarılıyor. Bunlar çoktan beyinlerini ve ruhlarını karanlık güçlere anahtar teslim yapmışlar.
Halk darbeye sessiz kalsaydı eğer, darbe girişimi dalga dalga orduya yayılacaktı. Söylendiğine göre, kalkışma aslında sabaha karşı 3 veya 4 gibi bir saatte yapılacakken; önceden bazı haber almalar nedeniyle aceleyle birkaç saat öne alınmış herşey. Planladıkları zamanda yapabilmiş olsalardı pekala başarılı olabilirlerdi, o zaman hep birlikte ateşler içerisinde bambaşka bir ülkeye uyanacaktık. Girişim ortaya çıkınca telaşa kapıldılar ve güçlerini parça parça öne sürünce destek bekledikleri bazı kişiler de onları ortada bıraktı.
Toplumun duygusundan, geleneğinden, ezanından, bayrağından koparılmış bu insanları; Batı hegemonyasının feci biçimde kullanacağı yıllar geldi dikildi karşımıza. Bu işgal ve öldürmeler, tiyatro diyen çokbilmişler sayesinde gerçekleşiyor biraz da. Yanda saldırıda kullanıldığı söylenen 30 mm'lik mermilerden birini görüyorsunuz, el büyüklüğünde. Kanlı görseller ve parçalanmış insan cesetlerini ise paylaşmıyorum, burası vahşet sofrası değil.
(Yazının Yorum bölümünde, bu alaycı kitleye hitaben bir not düşücem, ona da bir göz atın lütfen. Ayrıca 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili videoları şu dizinde derlemekteyim:
https://www.youtube.com/playlist?list=PLtODFsrY0J7WzavQYkJ6ZD6gILPr_3x-6)
Amerika'nın Irak'a askeri müdahelesi ile o topraklara demokrasi gideceğine ne kadar inandıysam; şu(cu) veya bu(cu) bir darbe ile "bağımsız, laik, hukuka bağlı, Atatürkçü, güçlü Türkiye..." gibi bir sistemin kurulacağına da o kadar inanıyorum. Seküler kesimin bu darbe sevdası bile insanı ve insan topluluklarını ne kadar anlamadığını ortaya koyuyor.
Ülkede darbe olmuş, sanki işgal hadisesi yaşanıyormuşçasına Meclis ve kritik güvenlik binaları bombalanıyor, ülke elden gidebilir noktasında... Sokağa çıkanların yanı başındakilerin parçalanmış cesetleri arasında birileri tekbir getirince, sekülerler "korkuyor" oturdukları evlerde...
Veya kılık kıyafetlerini beğenmiyorlar sokağa çıkanların. "Bu sakallı, bu örtülü, bu demode kıyafetli..." Sana ne elalemin kılık kıyafetinden, bu mu özgürlük anlayışın şu gecede?! Sonra bunlar "büyük Atatürkümüz" dedikleri kişi ve arkadaşlarının vatan savaşını sarıklılarla verdiğini bilmiyor olabilirler mi? Bu kadar mı asimile oldular, beyinlerini estetik operasyonla mı aldırdılar?
GERÇEK TÜRK
Bir hanım diyor ki: "Eğer ülke böyle İslamlaşacaksa, ben Amerika'nın 51. eyaleti olmayı yeğlerim." Kendisini mandacılıkla itham edenler olunca da celalleniyor, "gerçek bir Türk ve hakiki Atatürkçü vatansever!" olduğunu eklemeden geçemiyor. Devreler belli ki fena yanmış.
Tekbir'den rahatsiz olan davarlar; Halkın, tanklara, füzelere, F16'lara karşı kullanabileceği tek silahı TEKBİR'di ve onu kullanarak kazandı.
Şöyle demiş birisi: "Bu davarlar niye tekbirden korkarlar çözemedim, tekbirden bir düşmanlarımız korkuyor, bir de bu davarlar. Oysa biz, bin yıldan fazladır tekbirle savaşırız. "Bayrak düşmez, ezan susmaz"ın anlamı bu değil midir? Düşmana karşı en büyük silah elde BAYRAK, dilde TEKBİR. Bari bunu bilebilseniz kendi halkına, halkının inancına düşman davarlar!!!"
FETÖ'den çok çekmiş gazeteci Nedim Şener:
"Tiyatro diyenler her şeyi oturarak seyrettiği için her şey onlara tiyatro gibi geliyor."
Nedim Şener'e göre, teröristbaşı Gülen ve örgütünü "Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kurtulma projesi" kapsamında kullananlar, milleti hafife alarak fena halde yanıldı. Ancak tehlike henüz geçmiş değil. Şener'e göre asıl tehlike, FETÖ'yü çalıştıran gücün yenilgiyi hazmetmeyecek ve mutlaka bir şeyler yapacak olması.
(Cemaat ile ilgili tespitlerinin de dikkat çekici olduğunu söyleyelim Yeni Şafak'a konuşan Nedim Şener'in, bunlara da sonra değiniriz nasipse:
http://www.yenisafak.com/hayat/milleti-hafife-aldilar-2501700 )
Milliyet'ten bir haber: Linç edildiği öne sürülen eri darbeci binbaşı vurmuş!
"Boğaziçi Köprüsü'nde darbe girişiminin sabahı linç edilerek öldürüldüğü öne sürülen er Kurtuluş Kaya'nın silah arkadaşları gerçeği anlattı. Askerler, Kaya'nın, halka ateş açmadığı için darbeci Binbaşı Ahmet Taştan tarafından gözünden vurulduğunu söyledi."
Bir yalan haber ve algı operasyonu daha böylece suya düştü... Sekülerler raatsız :P
MASUM ASKER
"Masum asker" derken? Köprüde sivil halka saldırı çıkıp tanklarla seyir halindeki araçları ve insanları ezip geçmiş asker, sadece rütbesiz olduğu için mi masum? Eğer demokrasi kültürüne ve nezakete sahip bir toplum olsaydık, zaten asker linç edilmez birileri başında poz vermezdi, bu kadar darbeci bir geçmişimiz de olmazdı. Helikopterlerden insanlar taranıyor, Meclis bombalanıyor, Emniyet Müdürlüğü bombalanıyor, füzeler dışarı çıkarılacakken baskın yapılıyor ve "asker mazlum". İlginç.
Darbe karşıtlığının taşıyıcılığını Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP yapıyorsa, bu onların kabahati değil. Bir düşünmek gerek.
Kafasına helikopterden atış yapılan insanlar "Ya Allah bismillah Allahuekber" diye tekbir getirerek direniyorsa, bu Arapçılık mı bilemiyorum ama bu mantıksal yaklaşımla bizi melekler koruyor olabilir. Bu kadar korku ile en kötüsü olur. Psikoloji.
"Türkiye, darbe girişiminden açıkça ABD'yi sorumlu tutuyor ve gerekirse NATO'dan da AB'den de vazgeçeriz diyorsa, ABD Fethullah Gülen'i vermemek için yan çiziyor ve NATO üyeliğini tartışmaya açıyorsa, AB ülkeleri darbecilere sert davranmayın yoksa AB üyeliği hayal olur diye açıklama yapıyorsa, kimse bu yaşananlara tiyatro diyemez. Dolayısıyla kimse tehlikenin kısa sürede geçmesini beklemesin."
Ahmet Cantürk - Facebook
Bir de ne olsa Başkanlığa bağlayan ideolojik papağanlar var tabi...
"Mahalle yanarken orospu saçını tararmış.
Halen her sey baskanlık için yapiliyor zihniyetinize tuküreyim! Nefretinizde bogulursunuz dilerim!"
Nilgün Bıyıklı - FB
Makarnacı diye küçümsedikleri insanlar; kendi meşreplerince, oylarına, geleceklerine ve ülkelerine sahip çıkmak adına sokaklara çıkıp silahsız olarak askere karşı durdu.
Ankara Kazan'da bir dede, darbe gecesi Akıncı Üssü'nden kalkan savaş uçaklarını durdurmak için tarlasındaki mahsulünü ateşe verip ortalığı dumana boğmuş. Olay sonrasında devlet tarafından zararına karşılık ödenecek parayı reddetmiş: "Biz bunları maddiyat için yakmadık. Allah için, vatan için yaktık."
Doğru ise helal olsun. Balkan Savaşları ve 1. Dünya Savaşı'nda şehit olup aileden geri kalanlara maaş bağlanması için gelen memurları kovan büyük ninemi hatırlattı bu sözler.
CUMHURİYETİN KURULUŞUNDAN BERİ YAKIN TARİHİN EN ÖNEMLİ OLAYLARINI YAŞIYORUZ
Buna rağmen aymazlık diz boyu.
Birilerine göre; tüm olup bitenler, yok başarısızlığa planlanmış darbeymiş, yok müfrit dinciler sokaklarda azgınlık yaparken onların peşine takılacak değillermiş, yok onlarla konuşulmazmış, sadece mücadele edilirmiş.
E! etmiyorsun. Etmeyeceğini de biliyoruz. Kimi aldattığını sanıyorsun.
...
15 TEMMUZ SÜRECİNDE TOPLUM DIŞI KALANLAR...
Aslında korkaklıklarına, tembelliklerine kılıf arıyorlar. Yüzlerine söyleyince de dellenip duruyorlar. Bundan sonra siyaset alanına biraz zor dönerler.
Bu ülkenin çoğunluğu her zaman Müslüman olacak ve bayrağına saygı duyacak.
Mehmet Tanju Akad - Facebook
Daha evvel Irak, Libya ve yakın zamanda Suriye'de gördüğümüz ve uzun zamandır dikkat çekmeye çalıştığımız İç Savaş ve akabinde Türkiye'yi işgal planı sahnededir ve son hızla devam etmektedir. Eğer başarırlarsa Irak ve Libya'ya yapılan Türkiye'ye de yapılacak, vatan topyekûn işgal edilecektir. O zaman ne yazık ki Facebook üzerinden birbirinize laf soktuğunuz bir ülkeniz de olmayacak. Elin gavuru öğrenmiş. O kadar iyi öğrenmiş ki bize ders verir. Zaten Türkiye Müslümanlarının bir kısmını örgütleyip muazzam şebekeler, örgütler, çeteler kurmuş.
"Işid/Pkk'nın canlı bombaları, içerden askeri/istihbari destek görmüştür. Dün geceden beri havadan bomba atanlar, Roboski köylülerini de öldürenlerdir" diyor Saygın Bedri Gider Twitter'da.
Bu konu çok önemli ve tetikleyici. Uzun zaman daha devam edeceğim yazılara. Henüz daha yeni başladık.
Görüşmek üzere. Rab'de kalın.
Diğer 15 Temmuz yazılarım:Bu arada darbenin arka plandaki destekçilerinden olup ortamı kaosa sürüklemek isteyenler, hiçbir aşamada boş durmayarak, sokaklardaki her sakallı adamı IŞİD'ci yaptı. Yetmedi çeşitli yalan haber ve görsellerle, "Alevi-Sünni çatışması" gibi ayartmalarla darbeye meşruiyet kazandırmaya çalıştı. O da yetmedi; yanıbaşındaki insanlar gerçek savaş silahları ile öldürülürken «tekbir» getirerek direnenlerin bu direnişine burun kıvırıp, onları "şeriatçi davar sürüsü" ilan etti. Ama yine de yalanlara doyamadı.
Şimdi alıntılara bakalım:
"Kara çarşaflı , çember sakallı , mini etekli insanlar aynı meydandalar. sen orda değilsen suç sende."
Mutlu Bulut - Facebook
"Tebrik ediyorum, darbe konusunu sadece askerin dayak yemesine endeksleyebildiniz. Peki, ilk fırsatta "Darbeye müdahale prosedürü" yazalım. (*)
Efendim lütfen darbe girişimlerinde sokağa dökülecek vatandaşlarımız kılık kıyafatlerinin çağdaş olmasına özen göstersin. Sarık fln. olmuyor"
Erdem Abaka
"Askerin boğazının kesilmesi" YALANI NEDEN SÜREKLİ ÖNE ÇIKARILIYOR? BUNUN İKİ SEBEBİ VAR. BİRİ İÇERİYE MESAJ, DİĞERİ DIŞARIYA...
İÇERİYE OLAN MESAJ, MENEMEN-KUBİLAY HATIRLATMASIDIR.
"bakın sonunuz ne olur" DEMEK İÇİN. DIŞARIYA OLAN MESAJ İSE,
"IŞİD" SİMÜLASYONUDUR. BATIYA (TABİİ Kİ 'ABD OF CIA'YA
'IRAKTAKİ KİMYASAL SİLAH ÜRETİMİ' TARZI UYDURMA DELİL SUNMA TELAŞIDIR. İSTEYEN İSTEDİĞİ GİBİ OKUSUN.
Ali Sedat Çetinkoz - Facebook
Kafayı karıştıran çeşitli soru işaretleri var. Bir tanesi: İstihbarat zaafiyeti.
Darbe günü, darbe ihtimali ile ilgili bilginin elde edilmesi ile değerlendirilmesi arasında geçen 4 saat. Cumhurbaşkanı olayı eniştesinden, Başbakan ise yakın akrabalarından duyduğunu açıkladı. Erdoğan 15 dakika ile belki de ölümden kurtuldu!
Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar hakkındaki şüpheler, darbeye karşı kayıtsız kalan üst rütbeli komutanlar, ordu komutanları, MİT ve Başkanı Hakan Fidan...
Peki  Neden 15 Temmuz?
1) Yaklaşan Yüksek Askeri Şura, yani YAŞ'ta (normalde Ağustos'ta yapılır) Cemaat kadrolarına karşı Askeriye içerisinde bir tasfiye olacağı kaygısı. 2) Kamuda ve ülke genelinde kendilerine karşı başlayacak olan operasyonlar.
3) Terörle silahlı mücadele + Dış ilişkiler ve Suriye'deki gelişmeler.
Rusya ile yakınlaşma ve ilişkilerin tazelenmesi. İsrail ile daha ılımlı bir döneme geçiş. Suriye ve hatta Mısır ile de.
(Gerçi İsrail bu kalkışmada nasıl bir rol aldı, onun adını kötü anmıyoruz barışma yapıldı diye ama onların basınında aynı durum yok maalesef. Bu topraklardaki insanların zarar ziyanına, yok oluşuna ortak olanlara fırsat vermesin Rabbim.)
"Jandarma ve Hava Kuvvetleri merkezli darbe girişiminin beyni Cemaat. AKP ile Erdoğan karşıtı asker ve sivillerin kendilerine destek vereceğini, AKP yanlılarına karşı yanlarında duracağını düşündüler. Ancak ordu içindeki destekleri zayıf kaldı" diyor Ahmet Şık, Cumhuriyet gazetesindeki darbe değerlendirmesinde.
"İzmir savcısı Okan Bato darbeye erken doğum yaptırdı. 18-19 Temmuz'da yaklaşık 1700 subay hakkında işlem yaptıracaktı. Bunu haber alan darbeciler darbe tarihini öne çekti. Aylardır, yıllardır Genelkurmay FETÖ'cüleri korumaktaydı. Bunu yapmaya devam edebilseydi 6 yıl içinde TSK'nın tüm komuta kademesi FETÖ'cü olacak ve ordu FETÖ ordusuna dönüşecekti. Tabii çoğumuz bundan habersiz yaşamaya devam edecektik."
Atilla Yayla - Facebook
Sonrasında ise basın-yayın organlarının darbe karşıtı tavrı ve AKP liderlerinin ve özellikle Tayyip Erdoğan'ın pısmayıp halkı sokağa çağırmalarının sağladığı moral destek tayin edici oldu.
Ak Parti'nin ülke içindeki gücü ve siyasal esnekliği, düzeni sağlamaya yetmedi. Neredeyse 14 yıldır iktidarda olmanın ve koalisyonsuz hükümetler kurmanın tüm avantajlarına rağmen, sistem bir türlü yerine otur(a)madı. RTE'nin yola çıktığı yol arkadaşları ile birlikte yürüyüşü zorlu bir şekilde ayrıldı. Ve halen bir muhalefet yok ülkede.
....
(: T İ Y A T R O :)
İnsanlar sokaklarda tankların altında eziliyor, silahsız halka ağır saldırı silahları ile ateş ediliyor, helikopterlerden Genelkurmay önündeki insanlar taranıyor, komutanlar birbirine silah çekiyor, tanklar caddelere iniyor, Emniyet Müdürlüğü önce helikopterler sonra savaş uçakları ile bombalanıyor, Meclis bombalanıp ülkenin egemenliğine kast ediliyor, ülke elden gitti-gidiyor,... ama evinde oturup soğuk içeceğini yudumlayarak yan yatan, yüksek duvarlarla çevrili hayatlarında kibirinden kuburu görünmeyen okumuş-yazmış çok bilmişler “tiyatro” diyebiliyor. Argümanları:
_"Bu sakallı bıyıklı, dilinde tekbirli adamlar Türk halkı değil!" imiş. :P
Yaralılar ile yapılan söyleşileri izlediniz mi hiç? Olay gecesi canlı çekimleri ve yaşananları gösteren videoları? Hayatını kaybedenlerin hikayelerini dinlediniz mi? Bunlar halk değilse, halk kim? Bunlar halkın ta kendisi.
_"Gerçek darbe olsaymış, böyle başarısız mı olurmuş?"
Gezi'de çadır yakın emrini veren amir, darbe gecesi tanktan çıkıyor... Ortada yüzlerce ölü var... Meclis bombalanıyor, insanlar taranıyor... Darbeye katılanlar Yunanistan'a sığınıyor... Bizim bakar körlerimiz ise alçakça "bu darbe çakmadır" yalanına sarılıyor. Bunlar çoktan beyinlerini ve ruhlarını karanlık güçlere anahtar teslim yapmışlar.
Halk darbeye sessiz kalsaydı eğer, darbe girişimi dalga dalga orduya yayılacaktı. Söylendiğine göre, kalkışma aslında sabaha karşı 3 veya 4 gibi bir saatte yapılacakken; önceden bazı haber almalar nedeniyle aceleyle birkaç saat öne alınmış herşey. Planladıkları zamanda yapabilmiş olsalardı pekala başarılı olabilirlerdi, o zaman hep birlikte ateşler içerisinde bambaşka bir ülkeye uyanacaktık. Girişim ortaya çıkınca telaşa kapıldılar ve güçlerini parça parça öne sürünce destek bekledikleri bazı kişiler de onları ortada bıraktı.
Toplumun duygusundan, geleneğinden, ezanından, bayrağından koparılmış bu insanları; Batı hegemonyasının feci biçimde kullanacağı yıllar geldi dikildi karşımıza. Bu işgal ve öldürmeler, tiyatro diyen çokbilmişler sayesinde gerçekleşiyor biraz da. Yanda saldırıda kullanıldığı söylenen 30 mm'lik mermilerden birini görüyorsunuz, el büyüklüğünde. Kanlı görseller ve parçalanmış insan cesetlerini ise paylaşmıyorum, burası vahşet sofrası değil.
(Yazının Yorum bölümünde, bu alaycı kitleye hitaben bir not düşücem, ona da bir göz atın lütfen. Ayrıca 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili videoları şu dizinde derlemekteyim:
https://www.youtube.com/playlist?list=PLtODFsrY0J7WzavQYkJ6ZD6gILPr_3x-6)
Kim derdi ki,
bi gün "din" soslu bir darbe denenecek hem de en kanlı bir deneme ve fakat en atayizzz en Kemalist en Halkçıyım diyenler,
darbe gerçekleşmedi diye ağlayacak. ...
TC Nuray Doğan - Facebook
Amerika'nın Irak'a askeri müdahelesi ile o topraklara demokrasi gideceğine ne kadar inandıysam; şu(cu) veya bu(cu) bir darbe ile "bağımsız, laik, hukuka bağlı, Atatürkçü, güçlü Türkiye..." gibi bir sistemin kurulacağına da o kadar inanıyorum. Seküler kesimin bu darbe sevdası bile insanı ve insan topluluklarını ne kadar anlamadığını ortaya koyuyor.
Açıkça "Darbe istiyoruz" diyemeyenlerin sığındıkları yalanlar:
(Ali Sedat Çetinkoz beye yazıdaki bazı görseller için teşekkürler)
(Ali Sedat Çetinkoz beye yazıdaki bazı görseller için teşekkürler)
Ülkede darbe olmuş, sanki işgal hadisesi yaşanıyormuşçasına Meclis ve kritik güvenlik binaları bombalanıyor, ülke elden gidebilir noktasında... Sokağa çıkanların yanı başındakilerin parçalanmış cesetleri arasında birileri tekbir getirince, sekülerler "korkuyor" oturdukları evlerde...
Veya kılık kıyafetlerini beğenmiyorlar sokağa çıkanların. "Bu sakallı, bu örtülü, bu demode kıyafetli..." Sana ne elalemin kılık kıyafetinden, bu mu özgürlük anlayışın şu gecede?! Sonra bunlar "büyük Atatürkümüz" dedikleri kişi ve arkadaşlarının vatan savaşını sarıklılarla verdiğini bilmiyor olabilirler mi? Bu kadar mı asimile oldular, beyinlerini estetik operasyonla mı aldırdılar?
GERÇEK TÜRK
Bir hanım diyor ki: "Eğer ülke böyle İslamlaşacaksa, ben Amerika'nın 51. eyaleti olmayı yeğlerim." Kendisini mandacılıkla itham edenler olunca da celalleniyor, "gerçek bir Türk ve hakiki Atatürkçü vatansever!" olduğunu eklemeden geçemiyor. Devreler belli ki fena yanmış.
Tekbir'den rahatsiz olan davarlar; Halkın, tanklara, füzelere, F16'lara karşı kullanabileceği tek silahı TEKBİR'di ve onu kullanarak kazandı.
Şöyle demiş birisi: "Bu davarlar niye tekbirden korkarlar çözemedim, tekbirden bir düşmanlarımız korkuyor, bir de bu davarlar. Oysa biz, bin yıldan fazladır tekbirle savaşırız. "Bayrak düşmez, ezan susmaz"ın anlamı bu değil midir? Düşmana karşı en büyük silah elde BAYRAK, dilde TEKBİR. Bari bunu bilebilseniz kendi halkına, halkının inancına düşman davarlar!!!"
"Bir sabah açık müdahale ve açık işgalle uyanacağımız korkusu değil de hala şeriat korkusu anlaşılır değil benim için şu saatten sonra.. asıl neyden endişe etmemiz gerektiğine hassasiyetlerimizi nasıl kaybettik?"
TC Nuray Doğan - Facebook
FETÖ'den çok çekmiş gazeteci Nedim Şener:
"Tiyatro diyenler her şeyi oturarak seyrettiği için her şey onlara tiyatro gibi geliyor."
Nedim Şener'e göre, teröristbaşı Gülen ve örgütünü "Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan kurtulma projesi" kapsamında kullananlar, milleti hafife alarak fena halde yanıldı. Ancak tehlike henüz geçmiş değil. Şener'e göre asıl tehlike, FETÖ'yü çalıştıran gücün yenilgiyi hazmetmeyecek ve mutlaka bir şeyler yapacak olması.
(Cemaat ile ilgili tespitlerinin de dikkat çekici olduğunu söyleyelim Yeni Şafak'a konuşan Nedim Şener'in, bunlara da sonra değiniriz nasipse:
http://www.yenisafak.com/hayat/milleti-hafife-aldilar-2501700 )
Milliyet'ten bir haber: Linç edildiği öne sürülen eri darbeci binbaşı vurmuş!
"Boğaziçi Köprüsü'nde darbe girişiminin sabahı linç edilerek öldürüldüğü öne sürülen er Kurtuluş Kaya'nın silah arkadaşları gerçeği anlattı. Askerler, Kaya'nın, halka ateş açmadığı için darbeci Binbaşı Ahmet Taştan tarafından gözünden vurulduğunu söyledi."
Bir yalan haber ve algı operasyonu daha böylece suya düştü... Sekülerler raatsız :P
MASUM ASKER
"Masum asker" derken? Köprüde sivil halka saldırı çıkıp tanklarla seyir halindeki araçları ve insanları ezip geçmiş asker, sadece rütbesiz olduğu için mi masum? Eğer demokrasi kültürüne ve nezakete sahip bir toplum olsaydık, zaten asker linç edilmez birileri başında poz vermezdi, bu kadar darbeci bir geçmişimiz de olmazdı. Helikopterlerden insanlar taranıyor, Meclis bombalanıyor, Emniyet Müdürlüğü bombalanıyor, füzeler dışarı çıkarılacakken baskın yapılıyor ve "asker mazlum". İlginç.
Darbe karşıtlığının taşıyıcılığını Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP yapıyorsa, bu onların kabahati değil. Bir düşünmek gerek.
Kafasına helikopterden atış yapılan insanlar "Ya Allah bismillah Allahuekber" diye tekbir getirerek direniyorsa, bu Arapçılık mı bilemiyorum ama bu mantıksal yaklaşımla bizi melekler koruyor olabilir. Bu kadar korku ile en kötüsü olur. Psikoloji.
"Türkiye, darbe girişiminden açıkça ABD'yi sorumlu tutuyor ve gerekirse NATO'dan da AB'den de vazgeçeriz diyorsa, ABD Fethullah Gülen'i vermemek için yan çiziyor ve NATO üyeliğini tartışmaya açıyorsa, AB ülkeleri darbecilere sert davranmayın yoksa AB üyeliği hayal olur diye açıklama yapıyorsa, kimse bu yaşananlara tiyatro diyemez. Dolayısıyla kimse tehlikenin kısa sürede geçmesini beklemesin."
Ahmet Cantürk - Facebook
Bir de ne olsa Başkanlığa bağlayan ideolojik papağanlar var tabi...
"Mahalle yanarken orospu saçını tararmış.
Halen her sey baskanlık için yapiliyor zihniyetinize tuküreyim! Nefretinizde bogulursunuz dilerim!"
Nilgün Bıyıklı - FB
Makarnacı diye küçümsedikleri insanlar; kendi meşreplerince, oylarına, geleceklerine ve ülkelerine sahip çıkmak adına sokaklara çıkıp silahsız olarak askere karşı durdu.
Ankara Kazan'da bir dede, darbe gecesi Akıncı Üssü'nden kalkan savaş uçaklarını durdurmak için tarlasındaki mahsulünü ateşe verip ortalığı dumana boğmuş. Olay sonrasında devlet tarafından zararına karşılık ödenecek parayı reddetmiş: "Biz bunları maddiyat için yakmadık. Allah için, vatan için yaktık."
Doğru ise helal olsun. Balkan Savaşları ve 1. Dünya Savaşı'nda şehit olup aileden geri kalanlara maaş bağlanması için gelen memurları kovan büyük ninemi hatırlattı bu sözler.
CUMHURİYETİN KURULUŞUNDAN BERİ YAKIN TARİHİN EN ÖNEMLİ OLAYLARINI YAŞIYORUZ
Buna rağmen aymazlık diz boyu.
Birilerine göre; tüm olup bitenler, yok başarısızlığa planlanmış darbeymiş, yok müfrit dinciler sokaklarda azgınlık yaparken onların peşine takılacak değillermiş, yok onlarla konuşulmazmış, sadece mücadele edilirmiş.
E! etmiyorsun. Etmeyeceğini de biliyoruz. Kimi aldattığını sanıyorsun.
...
15 TEMMUZ SÜRECİNDE TOPLUM DIŞI KALANLAR...
Aslında korkaklıklarına, tembelliklerine kılıf arıyorlar. Yüzlerine söyleyince de dellenip duruyorlar. Bundan sonra siyaset alanına biraz zor dönerler.
Bu ülkenin çoğunluğu her zaman Müslüman olacak ve bayrağına saygı duyacak.
Mehmet Tanju Akad - Facebook
“Çünkü sonunda Ankara'yı bombalayabilmek için Recep Tayyip Erdoğan'dan bir Saddam üretmek gerekiyordu.”
İsmet Özel - 22 Haziran 2013
Daha evvel Irak, Libya ve yakın zamanda Suriye'de gördüğümüz ve uzun zamandır dikkat çekmeye çalıştığımız İç Savaş ve akabinde Türkiye'yi işgal planı sahnededir ve son hızla devam etmektedir. Eğer başarırlarsa Irak ve Libya'ya yapılan Türkiye'ye de yapılacak, vatan topyekûn işgal edilecektir. O zaman ne yazık ki Facebook üzerinden birbirinize laf soktuğunuz bir ülkeniz de olmayacak. Elin gavuru öğrenmiş. O kadar iyi öğrenmiş ki bize ders verir. Zaten Türkiye Müslümanlarının bir kısmını örgütleyip muazzam şebekeler, örgütler, çeteler kurmuş.
"Işid/Pkk'nın canlı bombaları, içerden askeri/istihbari destek görmüştür. Dün geceden beri havadan bomba atanlar, Roboski köylülerini de öldürenlerdir" diyor Saygın Bedri Gider Twitter'da.
O değil de; Can Dündar'a yapılan tiyatrovari saldırıyı özgürlük mücadelesi diye sunanlar, darbe girişimine ve oradaki halkın hayatları pahasına verdiği mücadeleye tiyatro diyor.... Allah akıl, fikir ve vicdan nasip etsin sizlere...
Sinan Yıldız - Facebook
Bu konu çok önemli ve tetikleyici. Uzun zaman daha devam edeceğim yazılara. Henüz daha yeni başladık.
Görüşmek üzere. Rab'de kalın.
- DARBE mi İÇ SAVAŞIN AYAK İZLERİ mi?
- 15 Temmuz-III (-Kahramanlar/Şehitler, Dualar, Yorumlar)
2 yorum:
Nasıl olur da o "makarnacı-bulgurcu", "cahil", ve düşünebiliyor musunuz ki duş jeli yerine hala sabun ile yıkanan bu halkın eğilimlerini ve darbeye karşı canını ortaya koyarak sergilediği şu duruşunu olumlamaya değer bulursunuz? Hem siz onların "Tayyipçi" olduklarını, Tayyip'in emriyle sokaklara dökülen koyunlardan olup güçlü muhafazakar damara sahip olduklarını bilmiyor musunuz?
Bir adam sakal bırakmış ve tekbir getirmişse o kesin 'IŞİDci'dir, ve bizim böyleleri ile ne işimiz ne yoldaşlığımız olur! Korkarım arkamızdan "son zamanlarda iyice AKPci olduğumuz" dahi söylenmektedir, doğaldır bu. Zira ideolojinin görsel bir arka fon olarak kullanıldığı, salt yaşam biçimi üzerine kurulu muhalefet etme biçimi olaylara böyle bakmayı gerektirir.
Ordu içine dinci ve/veya kriptolu sızmaların ne kadar tehlikeli olabileceği, açık bir tehdit ve işgal gücünü beslediğimizin an be an farkındalığına vardığımız günün ertesinde “Yesinler birbirlerini!” diyecek kadar lükse batmış, bulutlar üzerinde yaşayan, yüksek duvarlarla çevrili ortamlarında dert üstü murad üstü yaşayıp sanki bu ülkenin dertleriyle dertlenir-miş gibi yapan, asimile olmuş bir dolu kayıtsız insanla çevrili olduğumuzu ben şahsen zaten biliyordum.
Nihat Genç:
_Sevinç kırıcı, frekans kırıcı gibi; heyecan, coşku kırıcı bir şey. Muhalifleri içinden çıkılmaz bir hale getirdiler. (Mustafa) Sarıgül, Ekmeleddin (İhsanoğlu), YAE (Yetmez ama Evet), şimdi de "tiyatro"...
Yorum Gönder